İç çamaşırı ve çorap en temel giysiler. Beni bunlardan mahrum bıraktınız. Böyle söyleyince üzgün olduğumu düşünmenizi istemiyorum Efendim. Aslında onlarsız da olabileceğini gösterdiniz. Eksiklik hissettiğim kadar, olmasa da olurmuş dedim. Cezama razıyım ve halimden çok memnunum. Aslında, hep gölgesini hissettirdiğiniz o emir gibi beni bir farkla çıplak gezdirdiniz. Alenen olması bazen gerekmez.
Benim gibi bir düzende yaşayan insan için sütyensiz dolaşmak çok dikkat çekici. Memelerin büyük olması ayrı dert. Küçük olması ayrıca dert. Var mı yok mu şüpheye düşürüyor. Düne göre bugünkü değişim bakışları iki kez üzerinde topluyor. Erkeklerin kadınlar söz konusu iken ne kadar dikkatli ve detaycı olduğuna bu iş yerinde çokça şahit oldum. Kadın olarak benim bile gözden kaçırdığım detayları ilk bakışta görmelerine çok şaşırıyorum.
Cezalı oluşuma bakmadan ıslandım
Tişörtün üzerine hırka giymiştim. Yanlış anlamayın lütfen Efendim. Sütyen olmadığı için özelikle hırka giymiş değildim. Isıtıcılar kapalı ve içerisi soğuktu. Fakat hareket ettikçe ısınıyor insan. Yanlış anlamayın dedim ama bir süre hırkayı çıkarmaya cesaret edemediğimi de söylemeliyim. Sonra bu kaçışın anlamı yok dedim. Çıkardım. Sütyenin varlığına büyük alışkanlık kazanmışım. Tişörtün üzerimde olmasının verdiği güven çok zayıftı. Tişörtün xs olmasına rağmen meme uçları belli olamadı. Galiba biraz da soğuktan ve heyecandan içeri kaçtı.
Külot nispeten fark edilmesi zor. Pantolonun ön kısmı boldu. Dar olması halinde muhakkak anlaşılırdı. Daha evdeyken, pantolonu giyince bir gevşeme gelmişti. İş yerinde çok geçmeden anladım ıslandığımı. Bir şey düşünmeme gerek kalmadan bacaklarımın arasındaki nem artıyordu. Cezalı oluşuma bakmadan ıslandım.
Asıl orospuluk siz dokununca olandı
Yürürken sanki artıyor ve olduğu yere sığamayıp aşağı damlıyordu. Pantolonun dikiş yerleri de amıma değdikçe fazlasıyla tahrik edici oluyordu. Mastürbasyon yapmak istemedim. Hem cezalıyım. Olur muydu? Aklımı dağıtmaya çalıştım. Çünkü, ıslaklık daha da artarsa arkamda belli olması mümkündü. Öyle bir durumda pantolonu değiştirmek için odaya gelene kadar gören görecekti.
Dünkü ıslaklığa yüz vermedim ama bu sabah kasık ağrısı öyle bir sıkıştırdı ki, o saniye mastürbasyona başladım. Üçüncü kez de durabildim. Cezalıydım! Ama köle cezalıydı. Orospu değildi. Sizden izin almalıydım. Ceza içinde hata. Ama orospuluk tuhaf bir şey. 3 kez olsa 5 kez olsa size direkt orospuluk etmekle asla kıyaslanamaz Efendim. Asıl mahrumiyet sizden uzakta olmak. Asıl orospuluk siz dokununca olandı.
Külotum olmadan spor pantolonunu giydim
Spor kulübünde giyinme odasında çorabımın olmadığını gören bir tanıdığım kız, “Senin ayaklarına ne oldu?” dedi. Hep çorap giyerim soğuk mevsiminde. Kısaca konuyu geçiştirdim. Bir çorabın yokluğu nasıl da böyle tuhaf karşılanıyor. Ceza boyutu bir yana, düşünüyorum da insanlar şaşırmaya ve tepki göstermeye pek meyilli. Mevsimle alakası olduğunu pek sanmıyorum. Maalesef ortamım ön yargılı insanların biraz daha fazla olduğu yerler. Yaz da olsa, illa ki bir “Hayırdır!” bakışı veya tepkisi gelecekti. Her an müdahaleye hazırlar. Emirleriniz sayesinde, insanların tepkilierini ölçmek ve şaşkınlıklarını görmek benim için adeta bir sosyal deney.
Giyinme odasında küçük çaplı bir kalp krizi geçirebilirdim. Çünkü, kadınların ortak giyinme alanında külotum olmadan kendi pantolonumu çıkarıp spor pantolonunu giydim. Oda, spor başında ve sonunda tesadüfen boştu. Özellikle bir an kollamadım. Sadece, çıkardığım pantolonu köpek gibi ağzımda önümü biraz olsun kapatması için tuttum. Kalp atışımı duyabiliyordum.
Regl bitişi hafta sonuna denk gelip cezamı evde çekmem gerekseydi, epey konforlu olacaktı. Ama çok anlamsız olacaktı. Şimdiki tecrübeye sahip olmayacaktım. Karmaşık duygu durumlarını yaşayamayacaktım. Endişe, korku, heyecan, gurur ve mutluluk!
Orospunuz kuyruk sallayıp durdu Efendim.
Bana ceza niyetiyle verdiğiniz bu yoksunluk kesinlikle beni zorladı. Hareketlerimi kısıtladı. Aralarında dolaştığım insanların, sanki durumdan haberdar gibi bakışlarını üzerimde hissettim. Yüzüm kızardı. Bir üşüdüm bir terledim. Bir kenarda korkak gibi oturmadım. İç çamaşırsız ve ıslak amım ile onca insanın arasında dolaştım ve spor yaptım. Sporun hareket gereği eğildim. Amımın ıslaklığı pantolondan belli olsaydı neler olurdu acaba? Erkekler farkında değildi ama orospunuz kuyruk sallayıp durdu Efendim.
Diğer yandan, içerideki bu gizli çıplaklık beni heyecandıran ve gururlu hissettiren bir ödül gibiydi. köleniz olarak sizin uygun gördüğünüz şekilde hareket etmek ayrıcalıklı. Siz öyle uygun görmüştünüz Efendim. Ben de emrinize boyun eğdim. En basit bir eylemde dahi, sizin yolunuzda olmak inanılmaz bir rahatlık ve huzur veriyor.
Çok kötü olan ayağımın kokusunu içime çektim
Çıplak ayakla bütün gün gezdiğim, ardından spor ayakkabıların içinde saatlerce spor yaptığım ve terlediğim için ayaklarım çok kötü kokuyordu. En başından farkındaydım ayağımın terleyip özellikle spor ayakkabısını kokutacağından. İçimden, “ne mide bulandırıcı” dedim. Sıradan insana normal tepkidir aslında. Ama benim için olmamalıydı. Çünkü, hem cezalıyım. Hem de köleyim. Ayağımın pisliğinden, terinden ve kokusundan iğrenemem.
Böyle düşündüğüm için kendimi pişman etmek istedim. Sporun sonunda ayakkabıyı çıkardığımda sıcak, yoğun ve çok kötü olan ayağımın kokusunu içime çektim. Ayakkabıyı temizler gibi tüm kokuyu kokladım. Ayakkabının içini yalamak istedim. Ağız kısmı çok dardı. Yalnız burnumu sokup koklayabildim.
Ceza süresi 24 saatti
Sizin gibi kölesine değer veren bir Efendi daha yoktur. Ben de şımarıklık yapıp, yerimi unutup sizinle aynı seviyedeymişim gibi davranıyorum. Cezamın da nedeni buydu. Kim olduğuma ne için var olduğuma göre hareket etmiyorum. Uslu uslu bir kenarda duruyorum. Aslında bu uslu olmak bile değil. Bu, köle yanımı zayıflatan bir durum. Kendimi yok etmeye çalışmak. Hata yapsam belki daha var olacağım. Önünü arkasını düşünmeden kendimi ortaya atamıyorum.
Sessizlik benim kaçış yolum. Kolaycılığı seçişim. En korkak davranışım. Ne yaptığımı ve neden yaptığımı planlı bir şekilde düşünüp yapmasam da, siz fark edip söylediğinizde birebir her şeyi ortaya koyuyorsunuz. Kötü yakalanıyorum size. İstesem de konuyu başka yere bağlayamıyorum.
Siz öyle mükemmel bir Efendi’siniz ki verdiğiniz ceza sadece bedel ödetme olmuyor. Keyfi de, dersi de içinde. Kaçırdığım taraflar olabilir. Anlayabildiklerimi büyük fırsat olarak görüyorum. Ceza için teşekkür ederim Efendim. Ceza süresi 24 saatti. Kalıcılığı ve etkisi saatlerle ölçülemeyecek.
Ayağınızın altından öpüyorum Efendim.